Modernizmin önemli öncülerinden biri olarak Fransız heykeltıraş Auguste Rodin, heykel ve plastik sanatlar için yeni standartlar belirler. „Yürüyen Adam“ ile görsel sanatın en eski sorunlarından birini ele alır: hareketin tasviri. Yürüyen figür, her iki ayağın da aynı anda yerde olduğu bir adım pozisyonunu gösterir. Ancak ayak pozisyonları ardışık olarak görülür, hareketin başlangıcı ve sonunu oluştururlar. Ayaklar arasında bir zaman aralığı vardır: adım.
Bu bronz heykel, bir torso yani parçalanmış bir beden figürüdür. Orijinal olarak bu parçalanmış gövde, Rodin’in on iki yıl önce yarattığı tamamen şekillendirilmiş bir figüre aittir.Figür, genç ve sakallı vaftizci Johannes’di, Rodin önce sağ elindeki asayı aldı.Daha sonra başını ve kollarını çıkararak, yola çıkma fikrini daha belirgin hale getirdi. Bu gösterişli eksiklik, yola çıkan bir insanı tanımlar. Heykelin şeklinin gövde ve bacaklara indirgenmesi, onun özünü, canlılığını açığa çıkarır. Parçalanma, tamamlama aracına dönüşür.
Weitere Medien
- Material & Technik
- Bronze
- Museum
- Von der Heydt Museum
- Datierung
- 1900
- Inventarnummer
- P 0053